5 Aralık 2013 Perşembe

İsimli Çarpı İşi Kapı Süsleri


Kursta arkadaşlarıma evde yaptıklarımdan bahsediyordum. Sonra içlerinden Dominikli olan benim yeğenim var onun için bir tane yapar mısın? Noel hediyesi vermek istiyorum dedi. Böylece bir anda gündemime bunlar oturmuş oldu. Aslında baya uğraştırıcı olduklarını kabul etmeliyim. Sadece işlemekle kalmıyorsun aynı zamanda kapı süs haline de getirmeye çalışıyorsun. Ama çok zevkli oldu benim için yapması. Sadece ilk başta nasıl son halini veririm ve ihtiyacım olan yan ürünleri Almanya'nın bu kırsal bölgesinde nereden temin ederim diye çok düşündüm. Ama işte insan bir konuya kanalize olunca onunla ilgili şeyler karşısına çıkmaya başlıyor teker teker. Almanya'da bu tip el işi ile uğraşanların çok işine yarayacak yerler keşfettim teker teker yayınlayacağım. Ama şu anki konumuz bu kapı süsü. Talep olursa bu tip şeyler yapmaya devam edeceğim. Her isim değişiklik demek, değişik tasarımlar demek. Sonuçta çalışması zevkli şeyler çıkıyor. Umarım hediye edilecek kişi de sever.

Not: Resim maalesef İnstagram resmi mazur görün beni lütfen :) ve biliyorum çivi çok korkunç. Geldiğimiz de duvarda duruyordu çıkarmayım çirkinliğini örtsün diye kocaman nazar boncuğu astık biz de :)))

2 Aralık 2013 Pazartesi

Bitmeyen Snood namı diğer Boyunluk


Yaklaşık 5 sene önce (yani o civar uzaklıkta bir zamanda :))) T-Box ürünlerinin en meşhur olduğu zamanlarda (belki hala meşhurdur ama benim için olmayabilir - bilemiyorum son durumunu) T-box ürünleri arasında külaha benzer plastik bir kutu içinde atkı örmek için yün ve şiş bulunurdu. 3 ya da 4 rengi olan bu ürünlerden bana sadece bir renk alabilmek kısmet olmuştu. Daha pastel bir renginde fena halde gözüm kalmasına rağmen hiç bir yerde bulamamıştım. Neyse efenim aldığım bu yün ile ne yapsam diye düşünerek 1-2 yıl kadar zaman geçti. (Maalesef istiflemeyi seviyorum, bir gün mutlaka gönlüme göre yapacak bir şey çıkıyor ortaya). Sonra snood denilen boyunluklar ortaya çıktı. Bende düşündüm taşındım bu yünden bir snood yapayım dedim. Ama düz şiş ile snood örüp arkadan dikmek açıkçası hoşuma gitmediğinden ve daha önce misina şiş kullanmadığımdan bir miktarda yapabilir miyim acaba ile 5 ay geçirdim. Sonra ya herru ya merru diyerek örmeye başladım. Yarısı bile sayılamayacak bir aşamaya geldiğimde fark ettim ki boyunluk için fazla sayıda ilmek atmışım ve yapmaya çalıştığım örgü şekli ile maalesef örgü üremiyor. (Elimde maalesef bir adet yumak vardı ve yenisini bulmam imkansızdı) bunu farketmemle eş zamanlı olarak evlilik hazırlığı içine girme, evlilikten sonra evlilik hayatına alışma vs derken  o örgü bildiğiniz 3 yıl daha o şekilde bekledi. Gel gelelim biz bu arada Almanya'ya taşındık ve benim yine aklıma bu örgü geldi. Tekrar tüm aşamaları gözden geçirdim ve başladım sökmeye. Kafamda yeniden tasarladım; ilmek sayısını azalttım, örgü modelini değiştirdim ve ördüm de ördüm. (Yün aslında baya fazlaymış :))) Artık yünden ve yaptığım örgüden sıkılmışken sonunda dün gece benim dillere destan tarihi uzun boyunluk bitiverdi. Yukarıda resmi olan işte bu meşhur boyunluk :)) İlmek arttırmadan yaptığım için boynumdan aşağısını koruması için daha esnek olsun diye bir numara büyük şiş ile örgüyü kestim. Resimde alta doğru biçimsiz görünmesinin sebebi bu. Ama sonunda tam istediğim gibi oldu. Üzerine de süslemek için 2011 Kasımda evlendikten hemen sonra arkadaşlarımızın yanına yaptığımız Belçika gezimizdeki Brugge ziyaretimizden aldığım dantel broşu iğneleyiverdim. Sınıftaki kızlar çok beğendiler ve bize de örer misin deyince kabul ettim. Örgüye yoğunlaşınca çok da uzun sürmüyor. Bir gün bana el işinden para kazanacaksın deseler inanmazdım ama şaka maka kazanıyorum. Hayatta her şeye açık olmak lazım. Hayatın seni nerelere sürükleyeceği hiç belli olmuyor. :))

Tam da benim bloğumun adına yakışır şeyler oluyor...

Chances Are ...